Antisosyal, kişilik bozukluğu bulunan kişiler genel olarak Sosyopat olarak adlandırılmaktadır. Çoğu zaman akıl bozukluğu gibi gösterilse de bu durum tamamen kişilik bozukluğudur. Çocukluk döneminden başlayarak yetişkinlik döneminde daha fazla görülmeye başlanan Sosyopat, sonradan edinilen bir kişilik bozukluğudur. Bu zamana kadar bu durumun neden kaynaklandığı tam olarak çözülememiştir. Hem biyolojik hem de genetik faktörlerin bu duruma neden olduğu konuşulmaktadır.
Sosyopat, fizyolojik ya da ruhsa bir bozukluk değildir. Kişilik bozukluğu kategorisinde yer alan bu sorunda kişide suç işleme, vicdan, saldırganlık, sevgi, aşk, çıkar, duygulardan yoksun olma, başkalarını manipüle etme, kuralları hiçe sayma, uyumsuzluk gösterme gibi belirtiler görülmektedir. Ancak; ergenlik döneminde bu tarz ergenlik belirtisi gösteren gençlerden şüphe etmemek gerekmektedir. Net belirtiler için çocukluk döneminde görülen belirtilerin ergenlik ve yetişkinlik döneminde de görülüyor olması gerekmektedir.
Sosyopat Nedir?
Sosyopat, 15 yaşından sonra etkilerini gösteren bir kişisel bozukluğudur. Ancak; ergenlik döneminde ortaya çıkan aşırı davranışlar Sosyopat ile asla karıştırılmamalıdır. Yazımız içerisinde birçok kez dile getirdiğimiz üzere bu sorun bir kişilik bozukluğudur. En önemlisi de tedavisinin mümkün olmamasıdır. Sosyopat kişiler, çevrelerindeki insanların da etkisi ile beraber tedavi olmak isteyebilirler. Kişinin kendi isteği ile beraber çıktığı bu yolda tedavinin olumlu sonuçlandığını söyleyebiliriz.
Sosyopat Kime Denir?
Aslında yukarıda Sosyopat kime denir aramasının cevabını vermeye çalışmıştık. Edindiğiniz bilgilere göre çevrenizde bulunan bir insanın Sosyopat olup olmadığını anlayabilir misiniz? Sosyopat insanların en büyük özelliği uyumsuz olmalarıdır. Bu kişiler hem aileleri ile hem arkadaşları ile hem çevreleri ile hem de iş ortamı ile uyumlu olamazlar. En önemlisi ise bu insanlar toplumun genel kurallarına hiçbir şekilde uyum gösteremezler.
Kuralları çiğnemekten keyif alan Sosyopat insanlar, insanların haklarını çiğnemekten keyif alırlar. Empati yetenekleri bulunmayan bu insanlar tamamen dürtülerine göre hareket ederler. Öfke kontrolleri olmayan bu insanlar yaptıkları şeyin kötü olduklarını bile bilmezler. Bu kişilerin dışlanmadan sevilmeme ile herhangi bir bağları yoktur. Aynı zamanda Oscar ödülü alacak kadar da başarılı bir şekilde yalan söylerler. Bu insanların pişmanlık ve suçluluk duyguları bulunmamaktadır.